Göze Çarpan Kişisel Bir Marka Nasıl Oluşturulur? -1
Şirketler markalara ve ürünlere sahiptir. Ancak ne sebeple olursa olsun, pek çoğumuz kişisel markamızı geliştirmek isteriz. "Kişisel markalaşma", göründüğü kadar kolay bir şey değildir.
Bir girişimci, bir tasarımcı ya da işiniz ne olursa olsun bir profesyonel olabilirsiniz. İşiniz, yetenekleriniz ve yarattığınız her ne ise kattığınız değer kendinizin bir uzantısıdır ve hayatınızın öyküsünün bir parçasıdır.
Kişisel markalaşma, hayatınızı ve eserinizi paylaşma biçimi olarak örgütler.
En tanınmış markalardan bazılarının genellikle arkasındaki kişinin, itibarıyla yakından bağlantılı olmasının bir nedeni vardır. Örnek vermek gerekirse; Bill Gates ve Microsoft, Richard Branson ve Virgin, Steve Jobs ve Apple sayılabilir. Bu girişimciler kurdukları şirketlerden ayrılmaz markalara sahiptirler. Bu girişimciler, onları özel kılan şeyleri alıyor, tutarlı, otantik ve etkili bir şekilde projelendiriyorlar.
İşte kendi kişisel markanızı güçlendirmek için bazı fikirler:
Kendinizi Orada Hissedin: Etkin Olmak Bir Avantajdır
"Bir marka; bir ürünün ya da hizmetin başka bir ürün yerine seçilmesi için yapılan çalışmalar bütünüdür.” Seth Godin
Markanızın gücü, sahip olduğunuz takipçilerin sayısı ya da tüm etkinliklerinizin çevrimiçi toplamı değildir. Makalelere bıraktığınız yorumlar, Twitter'daki etkileşimleriniz, düşüncelerinizi içeren yayınlar ve işletmenizle ilgili örnek olaylardır.
Çevrimiçi olarak faaliyet gösteren işletme sahipleri, aslında çevrimiçi katılımın çarpık olduğu konusunda bir avantaja sahiptir; çoğu insan pasif de olsa bir internet deneyimine sahiptir.
Aslında, internet kullanıcılarının % 90'ının yorum, içerik, inceleme gibi konularda nadiren katılım gösterdikleri tespit edilmiştir. Kullanıcıların %90’ı gözlemci, %9’u çok aktif olmayan ve ara ara yorum ya da paylaşım bırakan, %1’i ise aktif bir şekilde internete katılım gösteren kişilerden oluşur.
Kişisel bir marka oluşturmak için ödül kazanmanız veya milyonlarca para kazanmanız gerekmez. Çevrimiçi olarak aktifseniz, düşüncelerinizi paylaşıp tutarlılığı korursanız, markanızı inşa etmeniz zaten çok kolaydır.
Hikayenizi Dosdoğru Anlatın
"Herkes mutlaka kendi hayatının öyküsünün kahramanıdır" John Barth
Markanızla ilgili yapmanız gereken çok şey var, ancak hikayeniz tamamen sizin kontrolünüzde olan şeylerden biridir. Bu yüzden sosyal medya için büyük önem taşır. Etkili hikaye anlatımı, değişimin temsil edilmesiyle ilgilidir. Bu, izleyicilerinize A noktasından B noktasına nasıl gittiğinizi söylemez, aksine onlara bunu nasıl yaptığınızı gösterir.
Nereden geldiğinize ve nasıl yükseldiğinize dair bir hikaye, motivasyonunuza, köklerinize ve hedeflerinize de ışık tutar. Sadece söylemeye değecek parçaları bulmanız yeterlidir.
En alttan başlamaktan ve dünyanın neresinden olduğunuzu söylemekten korkmayın. A ve B noktaları arasında oluşturduğunuz boşluk ne kadar büyük olursa, hikayeniz sizi daha fazla ayırt edecek potansiyele sahip olur.
Kişisel Marka Raporunuzu Hazırlayın
Benzersiz olmaya çalışmayın. Sadece kendiniz olun. Kendinize ve tarihinize uzun bir şekilde baktıktan sonra, onu bir avuç satıra nasıl sığdırabileceğinizi düşünün.
Kişisel marka bildiriminiz 3 ana unsurdan oluşur:
Hedef kitleniz: Hizmet verdiğiniz piyasa veya kişiler.
Sunduğunuz değer: Hedef pazarınıza nasıl katkıda bulunursunuz?
Sizi neyin benzersiz kıldığı: İnsanlar neden rekabette sizi seçsin?
Kişiliğinizi, stilinizi ve neyin üzerinde durduğunuzu kişisel marka bildiriminize yerleştirerek insanların sizi rakiplerinizden ayırt etmesini sağlayabilirsiniz.